DUBAİ:
2018 için gezi planım 2017
senesinde hiç aklımızda yokken cep telefonuma düşen uçak bileti promosyon
kampanyasıyla başlamıştı. Bu sefer
rotamızı Avrupa dışına çevirelim dedik. Uçak biletini almak için sadece 1 günüm
vardı. Bizde promosyonun kapsadığı dönemleri inceledik ve Martın ilk haftasının
Dubai için uygun olduğunu düşündük.
Ve böylece Dubai serüvenimiz
başladı…
Öncelikle uçak maceramdan
başlayayım. Siz siz olun İstanbul aktarmalı uçuşlarda gerekirse 3-4 saat
İstanbul Havalimanında bekleyecek şekilde uçak biletlerinizi alın.
2 çocuk, puset, çocukların
eşyalarını taşıdığınız sırt çantaları olunca ister istemez zaten
handikapla yolculuğa başlıyorsunuz.
Bizim uçağımız akşam 19.00’da
Esenboğa Havalimanından, 21.40’da da
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanından kalkıyordu. Normal şartlar altında hiçbir sıkıntı olmadan
haydi haydi yetişilecek bir süre zarfıydı
Çocuklar, çantalar, puset, valiz
olunca havalimanına konforlu ulaşım biraz şart oluyor. Bende senelerdir
Ankara’dan havalimanı gidiş ve dönüşlerde yararlandığım ulaşım servisinden rezervasyon yaptırdım. Gelen
araca çocuklar çok sevindi. Gelen araç Viano’ydı ve çocuklar ilk kez öyle büyük
bir arabaya bindiği için güle oynaya havalimanına gittiler.
Neyse valizleri teslim ettikten
sonra bir baktık bizim uçak rötar yapmış, 19.30’da kalkacak gözüküyor. İster
istemez biraz stres oldum ama zamanında kalksa uçak 20.30’da İstanbul’da olurdu
ve diğer uçağa yetişirdik. Saat 19:30 oldu ama bizi İstanbul’a götürecek uçak
henüz havalimanına inmemişti bile ve böylece stres olmaya başladım. Uçak için
kalkış saati 20.00 olarak değişti. Artık ben ve İstanbul’dan başka ülkelere aktarma
yapacak kişiler iyice gerilmiştik ve tartışmalar başladı. Artık kafamdan
kurguluyordum uçak 21.00’de İstanbul’a inse, çocuk ve pusetlerle koşa koşa dış
hatlar kısmına geçsem, güvenlikten ve
pasaport kontrolünden geçsem anca kıl payı Dubai uçağına yetişebilirdik.
Uçak 20.00’de de kalkmadı artık
iyice herkesin siniri gerilmiştir. Uçağın kapıları 20.15’te açıldı ve içeri
yolcuları almaya başladılar. Artık 21.40’da İstanbul dan kalkacak uçağa
yetişmek imkansızdı ve moralim cidden
bozulmuştu. Kendi kendime kızıyordum
bundan sonra gerekirse 3-4 saat İstanbul’da aktarma için bekle ama bu stresi
yaşama diye. Uçak 20.45’ta kalktı ve tabii ki Dubai uçağına yetişmek hayal
oldu. İstanbul ‘a doğru uçarken bir şey olsa da uçak keşke bizi beklese diye
düşünüyordum. Pegasus’un Dubai uçağı da günde bir sefer olduğu için artık
inince bizi Airport otele götüreceklerini ve çocuklarla rezil olacağımızı
düşünüyordum.
Uçak İstanbul’a indiğinde saat 21.40’tı yani Dubai
uçağının kalkış saati. Uçağa binmeden önce babama Dubai uçağına
yetişimeyeceğimizi aktarmıştım. Uçak İstanbul’a iner inmez cep telefonumu açtım
ve babamdan gelen mesajla adeta yüreğime su serpildi. Dubai uçağının bir saat
ertelendiğini ve uçağın 22.40’ta kalkacağını belirtir mesaj. O an benden mutlusu yoktu. Artık gönül
rahatlığıyla koşturmadan Dubai uçağına doğru yol aldık. Hatta uçak tekrar rötar
yaptı ve gece 00:00’a doğru kalktı ama bu husus artık hiç önemli değildi.
Dubai uçağımız tam bizim çocuklara göreydi :)
Dubai uçağımız tam bizim çocuklara göreydi :)
Uçağa biner binmez zaten çocuklar
sızdı ve sabah 5 civarı Dubai’ye vardık.
Aynı anda başka uçaklar da indiği için pasaport sırası oldukça kalabalıktı.
Bizi çocuklarla gören bir görevli hemen bizi sıranın ilk başına aldı. Çoğu
ülkede görmediğim bu tutum açıkçası beni
memnun etti.
Dubai Vizesi Nasıl Alınır?
Dubai Türk vatandaşlarına vize
uyguluyor. Sizde bizim gibi kısa süreli gidecekseniz 1 aylık turistik vizeyi
tavsiye ederim. Pegasus’la uçanlar için vize alma prosedürü şu şekilde
ilerliyor. Hayatımda aldığım en rahat vizelerden birisi. Görüşme yok, mülakat
yok ve evraklar komplike değil. wwspegasus@wwsvisas.com a gidiş
tarihlerinizi ve kişilerin isimlerini belirtir mail atıyorsunuz. Onlar da size
gerekli evrakları mail olarak atıyorlar. Biyometrik fotoğrada da gerek yok.
Evde hazır olan bir vesikalığı verebilirsiniz. Burada tek önemli husus
pasaportunuzda fotoğraflı kısmı renkli olarak kendilerine tarayıp mail atmanız.
Vizedeki fotoğrafta zaten pasaporttakiyle aynı oluyor. Evrakları mail attıktan
ve onay maili geldikten sonra belirttikleri banka hesap numarasına vize
ücretini ödüyorsunuz. 1 aylık vize Şubat
2018 itibariyle kişi başı yaklaşık 400 TL civarında bir ücrete tekabül ediyor.
Ben Cuma günü mailleşerek vizeye başvurdum ve Pazartesi öğlene doğru hepimizin
vizeleri mail atılmıştı. Dubai vizesinde pasaporta vize basılmıyor. Mail
çıktısıyla gidiyorsunuz.
Ben vizelerimizin çıktısını pasaport
görevlisine gösterdiğimde hiç bakmadı geri çevirdi. Pasaportumu okuttu ve direk
sen avukatsın demek dedi. Sonra göz retinasını okutup bizi ülkeye aldı. Valizleri
de aldıktan sonra puseti almak için başka bir sıraya girdik. Puset gelmişti ama
sağ ve sol tekerleri yoktu :D Saat sabah
6’ya doğru geliyordu. Pusetin tekerlerinin olmaması bile keyfimizi bozamazdı
sağsalim uçağı kaçırmadan Dubai’ye gelmiştik. Neyseki bir bakıma şanslıydık.
Orta teker yerinde durmasaydı puset o an orada çöp olurdu orta tekerin yerinde
olması hayatımızı kurtardı denebilir. Artık yavaştan gün ağarmaya başlıyordu.
Valizi aldıktan sonra cep telefonuma Türkiye’den indirdiğim Uber uygulamasını
açtım . Paris’teyken de uberi hep kullanıyordum ama sağolsun arkadaşım benim
yerime çağırıyordu. Dubai uçağına
binmeden önce Turkcell’i arayıp BAE Yurtdışı Aylık İnternet paketi aldım
8 GB 150 TL’ydi. Tamam ucuz olduğu söylenemez ama benim gibi interneti seven ve
uber kullanacak birisi için de bir bakıma mecburiydi. Havalimanından tam
çıkarkan uberden araç çağırdım ve acaba Uber aracı nerededir diye bakınırken
Uber oklarını gördüm. Dubai’de her yere
giderken Uber kullandık. Bindiğimiz tüm araçlar Lexus ES 350 modeldi. Her şoför oldukça
kibardı ve hepsiyle sohbet ettim.
Aralarında Pakistanlı, Hindistanlı , Afganistan’lı olanlar vardı.
Holiday Inn Express-Jumeirah Hotel:
Otelimiz Al Mina bölgesinde –
Jumeirah yolunda bulunan Holiday Inn Express Jumeirah oteldi. Gitmeden aylar
öncesinden www.booking.com dan otel
araştırmasına başlamıştım. Bu oteli seçmemdeki etken taksiyle en uzak yere 15
dakika mesafede olması, çocuklardan ekstra ücret almaması ( 2 çocuktan ücret
alınması çünkü gerçekten ciddi mali külfet getiriyor) ve açık büfe
kahvaltısının olmasıydı. Yurtdışı otel tercihimde genelde son güne kadar
ücretsiz iptal opsiyonu olan otellere öncelik veriyorum. Ne olur ne olmaz
gidemezsem bir de boşuna otel parası ödemeyeyim diye. Sabah saat 6.30 gibi
otele geldik ve rezervasyon kağıdını resepsiyondaki adama uzattım. Adam kağıda
baktı baktı baktı veee rezervasyonumun iptal edildiğini söyledi. Bende nasıl
yani dedim. Meğersem kredi kartımda son gün bir sorun olmuş ve çekim
yapamamışlar onlarda gelmeyeceğimizi düşündüklerinden standart odamızı iptal etmişler. Otelin de
dolu olduğunu sadece bir odanın boş olduğunu söylediler. Sabah 6.45 gibi artık
başka otel arayamayacağımdan tamam dedim
ve odaya gidince ne kadar şanslı olduğumu hissettim çünkü bu oda standart
odalardan daha büyük , ferah bir odaydı . Odaya vardığımızda artık sabah
olmuştu ve çocuklar neyseki sızdı.
Otelde açık büfe kahvaltı saat 10.30’a kadar sürüyordu. Bende
10.30’a doğru uyandım ve kahvaltı salonuna gittim. Açık büfeyi görünce şaşırdım
çünkü alışmışız yurtdışında az kahvaltıya. Bu otelin kahvaltısı oldukça
zengindi ve her gün yenilenen büfesi mevcuttu. Sabah saat 7 civarı check in
yaptığımı bilen görevliler bana tepsi hazırlamama yardımcı oldular ve kahvaltı
salonunu toplamalarına rağmen ( normalde odalara tepsi çıkartılmamasına rağmen
) her türlü yiyecek ve içecekten koydular. Böylece ilk gün odada kahvaltı
yaptık.
1.GÜN:
Jumeirah Beach:
Ankara’da hava soğukken bir anda
yaza gelmiştik. Artık iyice dinlendikten sonra ilk destinasyonumuz Burj El
Arab’ın yanında yer alan Jumeirah Public Beach’ti.
Bugünü deniz için ayırmamıştım maksat Dubai denilince akla gelen plajı görüp arkada Burj El Arab manzarası foto çekmekti. Biz gittiğimizde sörf yapanlar çoğunluktaydı hatta o gün deniz dalgalı olduğu için plajda kırmızı bayraklar vardı. Bu da denizde yüzülemeyeceği anlamına geliyordu :) Ama tabi Kaan ve Arhan durur mu, sürekli deniz kenarında oynamalar, kumsalda koşmalar , kumla oynamalar, cankurtaran artık onlara düdük çalıyordu..Bu kadar oynamanın sonunda ne olur , tabiî ki sırılsıklam olmuşlardı yanımızdaki yedek kıyafetleri giydirdik. Ama oynamaya devam ettiler ve yedek kıyafetler de sırılsıklam oldu. Plajda 2-3 saat vakit geçirdik. Otele geri dönsek Jumeirah Public Beach’ten sonra yola devam etmek istediğim Dubai Marina ve JBR ‘ye yolumuz ters düşecekti. Aklıma bir fikir geldi. Bir cafeye girip tuvaletteki el kurutma makinesiyle çocuğun kıyafetini kurutmak. Eşim çocuklarla birlikte plajda takılıyorlardı. Public Beach tarafında yer alan 3-4 farklı yere girdim ama şansıma hiç birisinde el kurutma makinesi yoktu, hepsinde havlu kağıt vardı. Bende bunun üzerine plajdan uzaklaşıp ana caddeye yürümeye karar verdim şansıma etrafta hiç cafe falan yoktu. Ana caddeye gelince (Jumeirah Beach Road-Umm Suqeim 2’de yer alan) “The Surf Cafe” ye denk geldim. (http://www.thesurfcafedubai.com/ )
Bugünü deniz için ayırmamıştım maksat Dubai denilince akla gelen plajı görüp arkada Burj El Arab manzarası foto çekmekti. Biz gittiğimizde sörf yapanlar çoğunluktaydı hatta o gün deniz dalgalı olduğu için plajda kırmızı bayraklar vardı. Bu da denizde yüzülemeyeceği anlamına geliyordu :) Ama tabi Kaan ve Arhan durur mu, sürekli deniz kenarında oynamalar, kumsalda koşmalar , kumla oynamalar, cankurtaran artık onlara düdük çalıyordu..Bu kadar oynamanın sonunda ne olur , tabiî ki sırılsıklam olmuşlardı yanımızdaki yedek kıyafetleri giydirdik. Ama oynamaya devam ettiler ve yedek kıyafetler de sırılsıklam oldu. Plajda 2-3 saat vakit geçirdik. Otele geri dönsek Jumeirah Public Beach’ten sonra yola devam etmek istediğim Dubai Marina ve JBR ‘ye yolumuz ters düşecekti. Aklıma bir fikir geldi. Bir cafeye girip tuvaletteki el kurutma makinesiyle çocuğun kıyafetini kurutmak. Eşim çocuklarla birlikte plajda takılıyorlardı. Public Beach tarafında yer alan 3-4 farklı yere girdim ama şansıma hiç birisinde el kurutma makinesi yoktu, hepsinde havlu kağıt vardı. Bende bunun üzerine plajdan uzaklaşıp ana caddeye yürümeye karar verdim şansıma etrafta hiç cafe falan yoktu. Ana caddeye gelince (Jumeirah Beach Road-Umm Suqeim 2’de yer alan) “The Surf Cafe” ye denk geldim. (http://www.thesurfcafedubai.com/ )
Burası çok sempatik bir cafeydi. Cafeye girer girmez
derdimi anlattım ve el kurutma makinasında çocuğun kıyafetlerini kuruttum J Kuruttuktan sonra
çalışanlarla sohbet ettim, hepsi çok yardımsever ve sempatiklerdi. Duvarlarda da hep sörf
tahtaları vardı. Onlarla başka zaman yine görüşmek üzere vedalaştım. Sonra
plaja döndüm ve dönerken hemen Jumeirah Beach’in arka tarafında yer alan Umm
Suqeim Park dikkatimi çekti.
Umm Suqeim Park:
Çocukları plajdan toparladıktan sonra bu parka
gittik. Park oldukça büyük, ferah ve güzel oyun aletlerinin olduğu bir park.
Jumeirah Beach’e giden çocuklu ailelere bu parkı tavsiye ederim. Bizimkiler bu
parkta da yaklaşık 1 saat oynadılar ve daha sonra tekrar Uber çağırdık bu sefer
istikamet Dubai Marina ve JBR idi.
Dubai Marina:
Dubai Marina ve JBR yürüme
mesafesinde. Öncelikle Dubai Marina tarafında gezdik. Burası gökdelenlerin yer
aldığı bölge en dikkat çeken gökdelenler … Etrafta bir sürü güzel mekan
olduğunu da belirteyim.
Gezmekten yorulan minikler :)
Burada da Arhan bir köprünün altında bir park keşfetti ve oynamaya başladı.
Marina kenarında yer alan bir
restaurantta oturup, lüks teknelere bakıp vakit geçirebilirsiniz.
JBR Walk:
Dubai Marina’dan yaklaşık 10
dakika yürüyerek JBR Walk’a gelebilirsiniz. Buraya Dubai’nin en lüks kısımlarından birisi diyebiliriz.
Deniz kenarında şezlong kiralayıp denize girebilrsiniz. Dubai manzarası olarak
genelde burayı görüyorsunuz. Karşısında da Palmiye Adası bulunuyor.
Lüks otellerde burada yer alıyor.
Lüks olmasına rağmen fiyatlarının Antalya otellerinden daha uygun fiyatlı
olduğunu söyleyebilirim (kendim çok otel araştırdığım için biliyorum :D )
Sahil kenarında pek çok ünlü
restaurant-cafe zincirini de burada bulabilirsiniz. Uzun zamandır resmen
aşerdiğim Cheesecake Factory’e gitmeyi uzun zamandır kafaya koymuştum ve rotayı
direkt Cheesecake Factory’e çevirdim. Amerika’dan sonra Dubai’de sevdiğim
lezzetleri denediğim için adeta mutlu oldum. Sevdiğim hamburgerler ve
cheesecakelere kavuştuğum için sevindim.
Damak tadınıza uygun
restaurantlara oturup burada keyifli bir gün geçirebilirsiniz. Yemekten sonra
sahil kenarında yürüyüş yaptık, burada Maraş dondurmacısı da var. Hatta
dondurmacı Hatay’lıydı . Arhanda bu vesileyle uzun zamandır hayalini kurduğu dondurmaya
kavuşmuş oldu. Ona hep Dubai’de hava sıcak orada dondurma yiyebilirsin
demiştik. Restaurantların arkasında da dünyaca ünlü markaları bulacağınız
markalar var. Alışveriş yapmak isteyenler için güzel bir lokasyon.. Dubai'deki
ilk günümüzü böyle bitirmiş olduk.
2.GÜN:
Bugün çölde safari günü olduğu
için heyecanlı, bir taraftan da çocuklar safariyi sevecek mi, yoksa herkesin
anlattığı gibi safari sırasında çocukların midesi bulanıp rahatsız olacaklar mı
diye endişeliydim.
Bur Dubai –Deira: Çöl gezisi rehberi bizi otelden 15 civarında
alacağını belirttiğinde bizde o saate kadar ne yapsak diye düşünürken Eski
Dubai ve Deira tarafına gitmeye karar verdik.
Dubai Müzesi-Dubai Museum:
Uber’den bu sefer destinasyon
olarak Dubai Müzesini seçtim. Aslında amacım Dubai’nin pek turistik olmayan
taraflarını safari saatine kadar keşfetmekti. Uberden iner inmez Arhan’la Kaan
müzenin bahçesinde yer alan gemiyi gördüler ve hemen müzenin kapısına koştular.
Müzeye girmek gibi bir niyetim olmamasına rağmen çocuklar müzenin bahçesine
girince bende bilet almak durumunda kaldım. Müzenin fiyatı oldukça uygundu
.Yetişkinler 3 dirhem, çocuklar ise 1 dirhem. Böylece 8 dirheme (galiba
hayatımda gezdiğim en ucuz müze ünvanını alabilir.) müzeyi gezmiş olduk. Ben
önce müze sadece giriş kısmından –yani sadece bahçeden ibaret- sandım. Orada Dubai’nin köy hayatı
anlatılıyordu. Klasik bizim Türk köylerine benziyor. Arhan bir yere koşunca onu
takip ettim ve müzenin alt kısmına doğru inmeye başladık.
Müzenin alt kısmı gerçekten de
çok güzeli ben beğendim. Burada eski Dubai interaktif bir şekilde anlatılmaya
devam ediyordu. Fırsatı olanlara bu müzeyi de gezmelerini tavsiye ederim.
Grand Mosque Dubai:
Dubai Müzesinin tam karşısında
Dubai’nin meşhur camisi Grand Mosque yer alıyor.
Souk:
Dubai Camisi’nden aşağıya doğru
yürüyünce burada Dubai’nin çarşılarına denk geleceksiniz.Textile Souk vb..
Bunları bizim Kapalı Çarşı’ya benzetmek mümkün. Hediyelik eşya alışverişlerinizi
buradan yapabilirsiniz.
Dubai Creek-Deira:
Souklardan çıkınca Dubai Creek’i
sorun ve oraya gittiğinizde tekneleri görün. Aslında bu hiç turistik bir
aktivite değil ama bizim çocuklar çok eğlendi ve fiyatı da gerçekten çok ucuz.
Kişi başı 1 Dirhem’e teknelerle Dubai Körfezi’nin karşı kıyısından diğer
yakasına geçebiliyorsunuz. Karşısı Deira bölgesi oluyor. İşte burasının lüks
Dubai’yle yakından uzaktan alakası yok. Tekneden iner inmez Hindistan cevizi
suyu satan bir büfe var. Bizde tanesi 15 Dirhem’e Hindistan cevizi aldık.
Galiba hayatımda ilk kez Hindistan cevizi suyu içtim. Ben daha tatlı bir içecek
diye düşünmüştüm. Deira kısmında da biraz dolandıktan sonra tekrar tekneyle
geldiğimiz yere döndük. Hatta buradaki tekne çocuklardan ücret almadı. Karşı
kıyıya geçtikten sonra uberle otele geri dönüp, safari için bizi götürecek
şöförün bizi almasını bekledik.
Dubai’ye gitmeden birkaç gün önce
yaptığım araştırma sonucunda çöle Arooha Tours ile gitmeye karar verdim. Aşağıda
safari ayrıntısını bulabilirsiniz.
Web sayfasından sizde Dubai için
turlara bakabilirsiniz. Gitmeden önce https://www.aroohatours.com/tours/evening-desert-safari-dubai/
yi seçtim ve gün ve otel bilgilerini girdim , teyit amaçlı olarak web sitesinde
yer alan whatsapp numarası ile mesajlaştım. Webten Rezervasyon yaparken kredi
kartı bilgilerinizi de teyit amaçlı olarak veriyorsunuz. Biz bu tura
yetişkinler için 150 Dirhem, çocuklar için kişibaşı 130 Dirhem verdik.
Whatsaspptan turdan yetkili
kişiyle sabah mesajlaştık ve
rehberimizin Ganesh olduğunu ve otelden bizi 15.00-15.15 civarında
alacaklarını belirtti. Rehber gelince resepsiyondan bizi aradı ve aşağıda
Toyota Land Cruiser bizi bekliyordu. Araca şoför dışında 7 kişi binebiliyor.
Ganesh bizi almadan önce çocuklu bir
aileyi daha almış ve onları orta koltuğa oturtmuştu. Bu durumda arka sırada 3 kişilik yer ve en
önde şoför yanı tek kişilik yer boş kalmıştı. Ben çocuklarla en arkaya geçtim,
Hakan’da Ganesh’in yanına. Çocukların ortasına oturdum ve çöle doğru yol almaya
başladık. Yaklaşık 1 saatlik yolculuktan
sonra yarım saat bir tesiste mola verdik. O tesisten sonra çöle giriş
başlıyordu. Çocuklar için yanıma poşet koydum ne olur ne olmaz diye ve 2 saat kala
yemek yedirmedim o kadar uyarıdan sonra. Çöle giriş yaptıktan sonra bir sağa
bir sola savrulmaya başladık. Ben çocuklar kötü olucak mı diye bakarken,
çocuklar bir eğlenmeye başladı ben bile şaşırdım. Safari yaptığımız yaklaşık 45
dakika boyunca sürekli eğlendiler. Şansımıza korkulan olmadı. Tepelerden
zıpladıkça ve yanlara doğru savruldukça bizimkiler kahkaha krizine girdiler.
Çölde mola verince de bizimkileri tutamadık.
Araç tekrar hareket edene kadar kumlarda koştular, tırmandılar ve kaydılar.
Benden daha çok keyif aldıkları belliydi.
Arhan’la Kaan’a Dubai’ye gitmeden önce çölde kamp yapacağımızı
söylemiştim. Onlar da gerçek kamp gibi hayal ettiler ve kampta marshmellow da
yakarmıyız dediler bizde yakarsınız demiştik. O yüzden safariye giderken
çantaya bir poşet marshmellowda atmıştım. Akşamı geçireceğimiz çöl kampına
geldiğimizde artık hava kararmaya başlamıştı. Çölde geceleri çok soğuk olduğundan
bahisle herkes gece için kalın kıyafetler götürmemizi tavsiye etmişti. Şansımıza hava öyle soğuk değildi ince bir
üst giydik. Kampın girişinde dışarıda deve gezisi için sıra olmuştu. Kaan deveye
binmek istemediği için Arhan’la ikisini oturtup fotoğraf çektik, daha sonra
Arhan’la ben deveye binip ufak bir tur attık. Devenin kalkışı ve inişi sarsıcı
olduğu için çocuğu sıkıca tutmanızda fayda var. Çöl kampının ortasında bir
sahne ve etrafında masalar var. Ayrıca kenarda ufak odacıklar var. Bir tarafta
sınırsız çay ve kahve ikram ediyorlar, diğer tarafta içecekler var, yerel
kıyafetlerde fotoğraf çekilebileceğiniz bir alan, ayrıca kına
yaptırabileceğiniz bir alan var. Yemek ise açık büfe şeklinde . Ben yemekler
ağır olur yiyemem sanıyordum ama hepsi de oldukça lezizdi. Sırayla aperatif,
et, açık büfe ana yemek ve tatlı ikram edildi. Ortada ise ışıklı kıyafetle dans
eden adam, daha sonra ateşle dans eden adam ve en son da dansöz sahne aldı.
Kaan’la Arhan’ın marshmellowunu da orada bulduğum çöp şişlere taktım ve
mangalda mısır yapan adama uzattım. Kaan’la Arhan için onları ateşte çevirdi ve
gerçekten hayallerine ulaştıkları için çok mutlulardı. Şoför bizi gece 22.30 civarında
otele bıraktı. Yaklaşık 6-7 saatlik çöl safarisi turunun sonuna geldik. Bence
çöl safarisi gerçekten de eşsiz bir deneyimdi. Daha önce çöl safarisi yapmayan
herkese kesinlikle tavsiye ederim. Ayrıca biz turdan çok memnun kaldık. Bu tur diğer turlara
nazaran bana daha profesyonel geldi. Bu turu da gönül rahatlığı ile tavsiye
edebilirim.
Çöle gelmeden uyuyan minikler :)
Çöle gelmeden uyuyan minikler :)
3.GÜN:
La Mer Beach:
Bugünümüzü denize ayırdık.
Otelimize taksiyle sadece 5 dakika uzaklıktaki La Mer Beach bu sene açılmış.
Plajı gerçekten de mükemmeldi, kendinizi Batı Yakaları sahillerinde
hissediyorsunuz. Sörf tahtaları, renkli soyunma kabinleri ile Venice Beach
imajı yaratılmış. Bizim orada bulunduğumuz dönem de aynı zamanda açık hava
sergisi vardı. Duvarlar ve yerler 3 boyutlu eserlerle doluydu. Ayrıca çok
sayıda grafitiyle dolu duvarlar var. Bu plajda da şezlong kiralayabileceğiniz
gibi şezlong kiralamadan havlunuzu yere atabilirsiniz. Halk plajı olmasına
rağmen yeni açıldığı için henüz çok kimse tarafından bilinmiyor ve gelen
insanlar da oldukça nezihti. Martın ilk haftasında denizde yüzmek apayrı bir
deneyim oldu. Burada da ufak ufak pek çok dükkan ve cafe var. Çocuklarla denizde
yüzüp, kumda oynadıktan sonra oradaki Starbucks’a gittik. Herhalde gittiğim en
güzel Starbuckslardan birisiydi. Starbucks’ın önü direkt sahil böylece
çocuklarla uzunca bir süre vakit geçirebildik.
Şimdi sizi La Mer Beach’le baş
başa bırakıyorum:
Dhow and Anchor:
Bu akşam Hakan’ın Dubai’de
yaşayan ve senelerdir görüşmediği arkadaşı Fuat ve eşi İdil’le buluştuk. Fuat Hakan’a
Dhow and Anchor’da buluşalım demiş ve ubere Dhow and Anchor diye yazdım. Dhow and
Anchor Jumeirah Beach Hotel’de yer alan bir restaurant. Hava güzel olduğu için
biz de açık havada oturduk. Burada otururken resmen bir hayalime kavuştuğumu
hissettim. Seneler önce Burj El Arab oteli yapılırken TV’de Burj El Arab’ı
görmüştüm ve o zaman Dubai’yi görmeliyim diye düşünmüştüm. Kısmet bugüneymiş.
Bu mekan direkt Burj El Arab’ın aşağı tarafında yer alıyor ve Burj El Arab
manzarasına karşı yemeğinizi yiyebilirsiniz. Ben fish and chips yedim, Hakan
ise etli pie tarzında bir yemek yedi. İkisi de gerçekten çok lezizdi. Dubai’ye
de şık bir mekanda Burj El Arab oteline nazar yemek yemek isterseniz burayı
tavsiye edebilirim.
Ben Dubai’yi resmen gitmeden önce
biliyordum. Senelerdir sosyal medyada Yonca Tokbaş’ı takip ederim ve aynı
zamanda gazetedeki yazılarını okurum. Fuat’ta Yonca Tokbaş’ın kardeşi. Ablasını
ne kadar çok sevdiğini anlatınca
ablasıyla beni telefonda konuşturdu.. Böylece seneler önce hayalini
kurduğum bir şehirde, olmayı istediğim yerde, sevdiğim yazarla konuşmak eşsiz
bir deneyim oldu benim için.
Bu gece için tekrar Fuat'a ve eşi İdil'e teşekkür ederiz.
4.GÜN:
Dubai’deki son günümüzü Burj
Khalifa ve Dubai Mall’a ayırdık.
Burj Khalifa:
Dubai’ye gitmeden önce Burj
Khalifa biletlerini https://tickets.atthetop.ae/atthetop/?_ga=2.168091746.2108079598.1522009742-298941869.1522009742
almıştık. Fiyatlar 4-12 yaş arası çocuklar için sabah 08:30-15:30 ve 18:30’dan
kapanış saatine kadar 100 dirhem, yetişkinler için 135 dirhem. Prime saatler
olarak adlandırılan saatlerde yani (16:00-18:00 arasında ) çocuklar için 170
Dirhem ve yetişkinler için 210 Dirhem. Şayet hiç beklemeden direkt tepeye
çıkmak istiyorsanız bu durumda 315 Dirhem’i gözden çıkartmanız gerekiyor. Bu fiyatlar 124. Ve 125. Kata kadar çıkmayı
kapsıyor.
Şayet yok beni 124 ve 125. Katlar
kesmez diyorsanız 148. Kata çıkmak istiyorum derseniz (orada Sky Bar varmış) bu
durumda akşam 19:00’dan kapanış saatine kadar 370 Dirhem, 09:30-18:00 arası 525
dirhemi gözden çıkartmanız gerek.
Uber’den gitmek istediğim yere
Burj Khalifa olarak yazmıştım ama yanlış yapmışım. Burj Khalifa kısmına
taksiyle gidilmiyor. Burj Khalifa’nın
önüne geldiğimizde görevli sadece rezidanslarda oturanların kapısından giriş
yapabildiğini belirtti. Giriş kısmı Dubai Mall’un içerisinde otopark katında.
Şöför bizi tekrar Dubai Mall’un kapalı garajına getirdi ve burada inerek okları
takip ettik. Burj Khalifa’nın bilet gişesinde sıraya girdim ve internet
çıktılarını görevliye verdim. Görevlide bana bunun karşılığında gerçek
biletleri verdi. Şansımıza çok sıra yoktu. Okları takip ederek bizi 124.Kata
çıkaracak asansörün önüne geldik. Asansöre bindikten sonra göz açıp kapayıncaya
kadar 124. Kattaydık. Seyir terasında baya vakit geçirdik ama bizim çocukların
teras hiç ilgisini çekmedi sürekli kavgalar-ağlamalar :D Dünyanın en yüksek
tepesine de çıkmak apayrı bir deneyim. Ama Burj Khalifa bende niyeyse Empire
States etkisi yaratmadı, Empire States’in daha çok etki yaratmasında çevredeki
binaların da etkisi büyük. 124.kattan
merdivenle 125.Kata da çıkmak mümkün. Orada şeffaf küre tarzında salıncak
yapmışlardı çocuklar baya vakit geçirdi. Burada yer alan gift shoptan Sinem’in
siparişi olan kar küresini aldım.
Dubai Mall:
Burj Khalifa’da baya vakit
geçirdikten sonra sırada Dünya’nın en büyük avmsi olarak gösterilen AVM’yi gezmek
vardı. Dubai Mall zaten Burj Khalifa’nın hemen yan tarafında yer alıyor ve
girişi de buradan sağlanıyor. Dubai Mall, Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dubai kentinde yer
alan bir alışveriş merkezidir. Dubai Mall dünyanın en yüksek binası olan Burç
Halife'nin de bulunduğu Dowtown Dubai'nin bir parçasıdır.
Dubai Mall’da kaybolmadan gezmek ve istediğiniz
mağaza-restaurantı bulmak için information desklerden harita almakta fayda var.
Buraya koskoca bir gün bile ayırsanız gezerek bitirmeniz imkânsız. O yüzden
hangi mağazalara gideceğinize önceden karar vermekte fayda var.
Dubai Mall’da gitmek istediğim bir yer de New York’tan sevdiğim
Magnolia Bakery’di. https://www.magnoliabakery.com/
Yalnız bu dükkanı bulmak için neredeyse 45 dakika vakit geçirdik, meğerse önünden 2 kere geçmişiz. Çünkü ben dışarıdan görünecek şekilde Magnolia’s Bakery tabelası arıyordum. Ama bir mobilya mağazasının içerisinde bulunduğu için dışarıdan bakınca anlaşılmıyordu. Sonunda burayı bulunca çok mutlu oldum cupcake ve bir Magnolia klasiği olan muzlu pudingten aldım ve tek kelimeyle enfesti. Dubai tatilinde sevdiğim lezzetlere kavuşmanın mutluluğunu yaşadım resmen ..
Dubai Mall'a gittiğinizde waterfall tabelalarını takip edin ve fotoğraf çekilmeyi ihmal etmeyin. Dubai Fountain ise Dubai'nin meşhur diğer aktivitesi.
Sevdiğim lezzetleri denedikten sonra arkadaşım Mutlu'nun siparişi
üzerine Apple Store’da Iphone X‘lere baktım. Bence Dubai Mall’a gidenler
alışveriş yapma niyetinde bile olmasalar mutlaka Apple Store’a gitsinler ve
terasına çıksınlar. Terasta sizi ihtişamlı Dubai Fountain ve Burj Khalifa
manzarası karşılıyor.
Dubai Mall’da çocukları eğlendirebilecek diğer bir aktivite
burada Akvaryum’un bulunması. Akvaryumun karşı tarafında da Cheesecake Factory
var ve yine akvaryuma yakın tarafta Rainforest Cafe bulunuyor.. Çocuklar eminim
Rainforest Cafe’ye bayılacaklar.
Cheesecake Factory’nin arka tarafındaki avluda da gerçek bir
dinazorun kalıntıları var ve eminim bu da çocuklarınızın ilgisini çekecektir.
Onun dışında alışveriş merkezinde waterfall tabelasını takip edip şelaleye
gitmenizi tavsiye ederim.
Dubai
Fountain:
Dubai Mall’dan Dubai Fountain levhalarını takip ettiğinizde ve
dışarıya çıktığınızda Dubai Fountain sizi karşılıyor olucak. Burasının özelliği
akşam 18.00’den sonra her yarım saatte bir müzik –ateş ve ışık showun yapılıyor
olması. Burası da tahmin edeceğiniz üzere Dünya’nın en büyük su gösterisinin
yapıldığı çeşme olarak adlandırılıyor. Size tavsiyem showdan yaklaşık 15 dakika
önce ön sıralarda beklemeniz. Akşam saatlerinde de Burj Khalifa’da ihtişamlı ses
ve ışık gösterisi oluyor. Onun dışında açık havada yan yana sıralı pek çok tahterevalli
bulunuyor. Artık gündüz sıcaklığı gitmişti ve tüm çocuklar tahterevallide
eğleniyorlardı. Bu tahterevallilerin özelliği hangi taraf aşağıya iniyorsa onun
tarafında neon ışıkların parlamasıydı.
Çocuklarla toplam 4 günlük Dubai gezimiz de yapabildiklerimiz bu
kadardı. Daha fazla gün kalsaydık veya kendi görmek istediğim yerlerden feragat
etseydim çocuklarla gidebileceğim mekânları da faydalanmanız amacıyla ufacık
bahsedeyim.
Dubai Parks Resorts:
İçerisinde 3 adet tema park ve bir adet su parkı bulunduruyor. Burası
Dubai Merkez’in dışarısında kalıyor. Palm Jebel Ali tarafını da geçtikten
sonra.
Motiongate/Lego Land/Bollywood Parks Dubai: Sizin ve
çocuklarınızın zevkine göre bu parklardan birisine gidebilirsiniz. Buraya en
iyi ulaşım taksiyle gitmek olur. Yine buraya yakın olarak The Outlet Village
bulunuyor. Gitmeden önce webten yaptığım araştırmada şehirden Outlet Village’a
shuttle servislerinin bulunduğu yönündeydi. O zaman benden size bir ipucu
gelsin isterseniz shuttlela Outlet Village’a gelin oradan da taksiyle eğlence
parklarına geçersiniz.
https://www.dubaiparksandresorts.com/en
buradan istediğiniz parkları ve fiyatlarını görebilir ve online bilet satın
alabilirsiniz.
Global Village:
Buraya uluslar arası bir köy inşa etmişler. O ülkelere ait
pavilionlar mevcut ve o ülkelerin meşhur ikonlarını yapmışlar. Mesela Mısır
ülkesinde piramitler var ve Mısır’a ait yöresel yemekleri tadabilirsiniz. Giriş
fiyatı oldukça uygun :15 Dirhem. Onun dışında showlar, gösteriler ve konserler
oluyor. Gitmeden önce programı takip edip ona göre günü belirleyip giderseniz
daha iyi olacağını düşünüyorum. http://www.globalvillage.ae/en/
Dubai Garden Glow
&Dinosaur Park (Dinazor Parkı)
Burası da eminim çocuklarınızın ilgisini çekecektir. Size adeta
görsel bir ışık showu sunuyorlar. Şayet çocuklarınızın dinazorlara karşı ayrı
bir ilgisi varsa buraya kesinlikle götürün derim. Dinazorlar adeta canlanıyor
ve onlarla aynı çağda yaşamış gibi hissediyorsunuz.
Dubai Safari:
Burası da 2017 senesinin sonlarına doğru açılan bir park. Dubai
Hayvanat Bahçesi ‘de bu vesileyle kapandı ve oradaki hayvanlar da buraya
nakledildi.
Burası sabah 9 ve akşam 5 arasında açık olan bir park. Dubai
Safari Park yetişkinlerde 50 Dirhem, çocuklarda 20 Dirhem. Combo bilet
alırsanız yetişkinlerde 85 Dirhem, çocuklarda ise 30 Dirhem. Combo bilet
alırsanız trenle ufak bir safari yaşayabilirsiniz çocuklarınız kaplan, aslan ve
diğer hayvanları doğal ortamlarına benzer ortamlrda görme şansına
erişebilirler.
Kapanışı da her zamanki cümlemle yapayım. Hayat gezince güzel :)